21 Eylül 2011

KIŞ HAZIRLIĞI I - KIZILCIK REÇELİ


Yaz bitti, sonbahar geldi bile. Farkına varamadan hava sıcaklığı daha da azalmaya, sararan yapraklar ağaçlardan birer birer düşmeye ve bayıldığımız yaz meyve-sebzeleri gitgide tatsızlaşmaya (ve kokusuzlaşamaya) başlayacaklar yine.

"Bizim zamanımızda..." diye başlayan cümleler kurmam için henüz erken (ya da bana öyle geliyor); ama en azından "ben çocukken..."li cümleler kurabilirim sanırım. Mesela:

Ben çocukken kışın domates-salatalık, kiraz, çilek, incir... yazın da muz, havuç, kereviz, pırasa... (o zamanlar çok da üzülmezdim ama sonradan hastası oldum) olmazdı mesela. Olmazdı da karalar mı bağlardık peki? Yoo! Hatta tezgahlarda ilk kirazı -ya da muzu- gördüğümde sevinçten ağlayasım gelirdi. Değerlerini daha çok bilirdim sanki.

Ya şimdi? Artık her mevsim her şeyi bulabiliyoruz. Daha doğrusu şeklen aradığımız şeyleri andıran (ben çocukken amasya elması boyutunda çilek, erik boyutunda kiraz görmemiştim hiç), ama ne tadı ne kokusu eskilerin yanına varabilen birtakım "maketlerle" oyalıyoruz kendimizi. Ancak semt pazarlarında -o da şanslıysak- çocukluğumuzun tatlarıyla karşılaşabiliyoruz bazen. 

Ne anlatacaktım, nerelere geldim! İtiraf etmek istemesem de, yaşlanıyor olabilir miyim acaba? Aslında eskilerin kış hazırlıklarından bahsedecek; salçadan, pekmezden girip reçelden, turşudan çıkacaktım. Ama bu konuda çok dolmuşum ki araya bunlar girdi.

O halde daha fazla uzatmadan Kızılcık Reçeli'nin tarifine geçelim (kış hazırlıkları serisine salatalık turşusuyla devam edeceğimin müjdesini de (!) şimdiden vermiş olayım). Kızılcık aslında benim çok bildiğim bir meyve değildi; ta ki geçen sene reçelini yiyene kadar. Ondan sonra çarşı-pazar her yerde aramama karşın, bir türlü rastlayamamıştım. Kısmet bu seneyeymiş. 

Geçen hafta pazarda bulunca kaçırmadım tabii. Ama ne olur ne olmaz, beceremem belki diyerek denemek için sadece yarım kilo aldım. Şimdi bu hafta gidip de bulamazsam diye aklım çıkıyor. Sanırım şimdiye kadar yediğim reçellerin içinde en sevdiğim bu oldu. 

Malzemeler (1 küçük kavanoz için):
Yarım kilo kızılcık
1 su bardağı toz şeker
500 ml su
2 yemek kaşığı limon suyu
Yapılışı:
Kızılcıkları iyice yıkadıktan sonra elinizle (ya da bıçağın yan yüzüyle) hafifçe ezin (ben çekirdeklerini çıkarmakla uğraşmadım, yerken de çok sorun yaratmıyor); orta boy bir tencereye koyup, şekeri üzerlerine serpiştirin ve tencerenin saplarından sallayarak iyice karıştırın. 
Birkaç saat sularını bırakmalarını bekleyin (ben gece hazırlayıp sabah kaynattım). 
Tencereye suyu ekleyip karıştırın ve orta-kısık ateşe koyun. Arada karıştırarak kaynamasını ve kıvamının hafifçe koyulaşmasını bekleyin (40-45 dk). 
2 yemek kaşığı limon suyunu da ekleyip 5 dakika daha ateşte tuttuktan sonra altını kapayın. 
Biraz ılınınca, iyice yıkayıp kuruttuğunuz cam kavanozlara doldurun ve soğuyunca ağzını kapatın.

Opsiyonel: Fırından yeni çıkmış, daha da iyisi evde yapılmış ekmeğin üzerine biraz tereyağı sürüp (veya bir dilim peynir koyup)  üzerine ılık ılık reçelden dökün ve gözlerinizi kapatıp bu güzelliğin tadına varın. 


Mmmm... Mükemmel...

6 yorum:

  1. kızılcıklarla kışlık domates ararken çoğu kez burun buruna geldiysek de korktum:) turşuluklardan da öyle:) ama kış hazırlıkları yapmasak halimiz ne olur bilmiyorum kışa:)

    zeynepin evi

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel görünüyor. Zaten reçelin her türlüsünü çok severim :) ellerinize saglık..

    YanıtlaSil
  3. Bütün reçelleri çok severim ben. Küçükken her kahvaltıda kardeşimle ikimiz kocaman 2 kase reçel yerdik annem yapmaya yetişemezdi, Kadıncağız habire her bulduğu şeyden reçel yapardı. Kızılcık reçeli de mayhoş mayhoş çok lezzetli olur, bayılırım. Ellerine sağlık.

    YanıtlaSil
  4. @Zeynep: Ben de korkuyordum önceden, ya mahvedersem, ya yenilmez yutulmaz iğrenç bir şey olursa diye. Ama korkunun ecele faydası yok. Ne kadar kötü olsalar da, içlerine bir sürü koruyucu, katkı maddesi vs eklenmiş yapay reçellerden, turşulardan daha kötü olamazlar sonuçta.

    @Aslı: Çok teşekkürler. Ben de reçele bayılırım. O yüzden de hepsini teker teker denemek istiyorum.

    @cafenoHut: Kocaman 2 kase reçel mi?! O zaman size gönül rahatlığıyla "reçel canavarları" diyebiliriz ;)

    YanıtlaSil
  5. annem de yaptı. nefis bişey bu nefiisss !

    YanıtlaSil
  6. @Neşeli Günler: Gerçekten öyle değil mi? Seni bu kadar mutlu ettiğine göre annenin de ellerine sağlık ;)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...