26 Nisan 2011

STRESLE BAŞ ETMENİN 50 YOLU

Mümkün olduğunca iki günde bir yazmaya çalışmama rağmen, bu kış peşimi bir türlü bırakmayan soğuk algınlıklarından birini daha yaşamam nedeniyle, günlerdir değil yazı yazmak, kafamı bile kaldıramadım yine. Sağlığım bu kadar sık bozulunca, moralim de ona eşlik etti tabii. Huysuz, olumsuz, tam bir anti-Polyanna oldum. 

Sonra bugün internette dolanırken aşağıdaki yazıya rast geldim*. Bir aydınlanma yaşadım diyemem; ama baharın gelmemekte ısrar ettiği, nezleyle savaştığım ve karamsar olduğum şu günlerde bana iyi geldi. 


Sonra hiçbir şey ummadan dikip, doğanın bir mucizesi olarak tazecik bir yaprak veren difenbahyamızın gövdesine baktım. Hayatın, en beklenmedik anlarda ve durumlarda yüzüme bir gülücük kondurabilmesine belki bininci kez hayret ettim. Ama sorgulamadım...


* Yazının aslı İngilizce'ydi. Çeviri bana ait. Hatalar varsa affola :-)

2 yorum:

  1. Havalar ısınsa, kemiklerimiz ısınsa, tiril tiril giysek...açan çiçekler yüzümüzde gül açtırıyor... stresin azı karar çoğu zarar :)

    YanıtlaSil
  2. çok güzel özetlemişsin. benim de en büyük beklentim baharın bir an önce gelmesi. ama korkarım baharı atlayıp direkt yaza gireceğiz!

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...